On yıl sonra, Vin Diesel o en kişisel ve en tutkulu projelerinden birinin perdesini araladı. Hızlı ve Öfkeli serisinin Dominic Toretto’su olarak tanıdığımız mega yıldız, ölümsüz savaşçı Kaulder rolüne geri dönüyor. The Last Witch Hunter 2 (Son Cadı Avcısı 2)‘den ilk resmi görüntüyü, bizzat kendi Instagram hesabından paylaşan Diesel, hem hayranlarını heyecanlandırdı hem de bir filmin kaderinin on yıl sonra bile nasıl değişebileceğini kanıtladı.
Viking Vin Geri Döndü: İlk Görüntü Ne Anlatıyor?
Vin Diesel’in paylaştığı ilk karede, karakteri Kaulder’ı, ilk filmdeki modern görünümünden çok, o meşhur flashback sahnelerindeki haliyle görüyoruz. Vikingvari uzun saçları, örgülü sakalı ve o sert bakışlarıyla… Diesel, fotoğrafın altına düştüğü “Bu hafta gerçek kurtlarla çektik…” notuyla da, beklentileri bir kat daha artırdı. Anlaşılan o ki, devam filmi, ilk filmin en çok sevilen ve en stil sahibi yönlerinden birine, yani Kaulder’ın 800 yıllık ölümsüz hayatı boyunca yaşadığı o karanlık ve epik geçmişine daha derin bir dalış yapacak.

Bir D&D Karakterinden Beyaz Perdeye: Bu Proje Neden Bu Kadar Kişisel?
Bu rolün Diesel için neden bu kadar kişisel olduğunu anlamak için, karakterin kökenlerine inmek gerek. Kaulder, Diesel’in bir stüdyo projesi olarak önüne gelen bir karakter değil; aksine, Diesel’in yıllarca oynadığı masaüstü rol yapma oyunu Dungeons and Dragons (D&D) kampanyası için bizzat yarattığı, kendi kişisel karakteriydi. Bu, onun için sadece bir rol değil, kendi hayal gücünün bir parçasını beyaz perdeye taşıma fırsatıydı.
Gişedeki Hayal Kırıklığı ve Streaming’in Sihri
Ancak bu tutku, 2015’te pek de karşılık bulamamıştı. Rose Leslie, Elijah Wood ve Michael Caine gibi isimlerin de yer aldığı ilk film, eleştirmenler tarafından adeta yerden yere vurulmuş ve Rotten Tomatoes’ta %18 gibi yerlerde sürünen bir puana sahip olmuştu. Gişede ise dünya çapında sadece 146.9 milyon dolar hasılat yaparak, bir seri başlatmak için yeterli gücü bulamamıştı. Normal bir Hollywood evreninde, bu rakamlar bir serinin ölüm fermanı anlamına gelirdi.
Ancak streaming çağında, bir filmin hikayesi vizyondan sonra biter diye bir kural yok. The Last Witch Hunter, on yıl boyunca dijital platformlarda sessiz sedasız bir şekilde kendi sadık kitlesini oluşturdu ve bu yıl Netflix’te en çok izlenen ilk beş film arasına girerek ikinci baharını yaşadı. İşte bu yeniden alevlenen ilgi, Lionsgate stüdyosunun dikkatinden kaçmadı. Stüdyonun Sinema Grubu Başkanı Adam Fogelson, devam filmini duyururken tam olarak bu duruma parmak bastı:
“The Last Witch Hunter, vizyona girmesinden bu yana küresel bir hayran favorisine dönüştü. Bu kalıcı coşku, bu dünyada anlatılacak daha çok hikaye olduğuna dair iştahı net bir şekilde ortaya koydu. Vin ile yıllardır birçok kez ortaklık yaptık ve o, endüstrimizde gerçek bir güç. Bu ikonik role geri dönerken onunla yeniden bir araya gelmekten heyecan duyuyorum ve film yapım teknolojisindeki gelişmelerin, artık bize ekonomik olarak daha da iddialı bir devam filmi sunma imkanı vermesi beni heyecanlandırıyor.”
Kısacası, bir filmin kaderi artık sadece açılış hafta sonuyla belirlenmiyor. Yıllar sonra bile bir izleyici kitlesi bulabilen ve sadakat yaratan projeler, Hollywood’un radarına yeniden girebiliyor. The Last Witch Hunter 2, bu yeni endüstri gerçeğinin en son ve en heyecan verici kanıtı.
